Bulut bilişimin önde gelen isimlerinden Salesforce’un geçtiğimiz haftalarda duyurduğu kalıcı olarak uzaktan çalışma modeli 9’dan 5’e mesai sürecinin tarihe karıştığına dair en yakın zamanda karışımıza çıkan kanıtlardan biri oldu. Microsoft ve Facebook gibi teknoloji devleri de benzer şekilde kalıcı evden çalışma politikaları ile çalışanlarına esnek ve uzaktan çalışma seçenekleri sunacaklarını netleştirdiler. Haberlere yansıyan ve yansımayan birçok şirket, kalıcı evden çalışma politikalarını yakın zamanda yürürlüğe almaya hazırlanıyor. Peki şirketler yeni çalışma şeklinde yer almayan kurumlara özgü kültürel unsurlar, ofisin konforu üzerinden sundukları imkanlar, yakın insan ilişkileri, birlikte çalışmaktan doğan sinerji, sosyalleşmenin gücü ve sayılabilecek daha birçok doğal avantajın yerini ne ile dolduracaklar?
Şimdilik yapılan birçok araştırma, zorlukları olmasına rağmen evden çalışan kişilerin %80’inin evde olmaktan memnun olduklarını gösteriyor. McKinsey’in 2020 raporunda yer alan verilere göre evden çalışanların %41’i eskisine göre daha üretken olduklarını, %28’i ise en az eskisi kadar üretken olduklarını ifade ediyorlar. Üretkenliğin artması ya da korunmasının altında yatan temel etkenin trafikte harcanan sürenin ortadan kalkması, kişisel ve profesyonel hayatın dengelenmesi için daha esnek bir ortam olması gibi etkiler sayılabilir. Bir bakıma bu durum organizasyonlar için de bazı faydaları beraberinde getirmiş oldu; lokasyon bağımsız çalışan tercihi yapabilmek, standart giderleri düşürmek, kültürü muhafaza edebilmek için inovatif yöntemler keşfetmek gibi. Birçok danışmanlık şirketi ve araştırma kuruluşu bu dönemde önemli bir zamanı ve eforu yeni çalışma şartlarını planlamaya ve işverenlere adapte olmaları gereken yeni normlar konusunda yardımcı olmaya harcıyor. Biz de son dönemde yayınlanan makaleler ve araştırmaları inceleyerek bu konuyla ilgili medyada yer alan öneri başlıklarını sizin için özetlemek istedik.
Global yönetim danışmanlığı firması McKinsey’in önerisi, çalışma hayatını yeniden şekillendirmek için dört adımlı bir plan oluşturmanız yönünde;
1. İşin yapılma şeklini yeniden tasarlayın.
Pandemi sonrası işletmelerin çoğu pandemi öncesindeki çalışma şekillerini sürdürmeye ve bu süreçleri uzaktan çalışma ortamına adapte etmeye çalıştı; bu bazı organizasyonlar için etkili olduysa da bazıları için bir işe yaramadı. Bu süreç şunu net bir şekilde gösteriyor ki şirketler süreçlerini uzaktan çalışma ekseninde mutlaka yeniden tasarlamalıdır. Eskiden beyaz bir tahta etrafında fikir alışverişi yapan şirketlerin artık dijital kanallarda eşzamanlı beyin fırtınası yapabilmesi zorunludur. Şirketlerin ayrıca kültür ve değerlerini koruyabilmek için tüm süreçleri, pratikleri ve alışkanlıklarını yeniden tasarlaması kültür ve değerlerini bu yeni tasarıma yerleştirmesi gereklidir.
2. “İş mi insana gelsin” ya da “İnsan mı işe gelsin” arasında seçim yapın.
Son yıllarda yetenek savaşı en zorlayıcı halini aldı. Bazı çalışanlar çalıştığı şirketin lokasyonundan memnun olmadığı için o şirketi tercih etmemeye başladı. Şirketler uzaktan çalışma pratiklerini hayata geçirirken hangi rollerin yerinde çalışmak durumunda olduğunu net bir şekilde ortaya koymalı, işe alım politikalarının bu karar doğrultusunda yeniden tasarlamalıdır. Rolleri tamamen uzaktan, yarı uzaktan, istisnai yarı uzaktan ve tamamen ofisten olarak dizayn edebilirlerken, ilk iki kategorinin geniş tutulması daha önce ulaşma imkanları olmayan pek çok yetenekli adayı havuzlarına katabilecekleri anlamına gelir.
3. Organizasyonel öncelikleri destekleyecek bir iş ortamı kurgulayın.
Bir iş ortamının neye benzediği ve bize nasıl hissettirdiği hakkında hepimizin bir algısı vardır; kapalı ofisler ve açık masalar, kübikler ve toplantı odaları, ortak kullanıma açık yerler vs. Firmaların uzaktan gerçekleştirilmesi mümkün olmayan temaslar için pandemi sonrasına özgü yeni bir tasarıma gitmesi zorunludur. Ofislerin temel amacı insanların tek başına çalışmaları değil, birlikte bir sinerji yaratmaları ise ofis alanlarının %80’inden fazlası ortaklaşa çalışma alanı olarak tasarlanamaz mı? Geleceğin ofisinde teknoloji de önemli bir role sahip olacak gibi görünüyor, teknoloji en çok insanların güvenli ve sağlıklı bir şekilde çalışmasını sağlamakta, insanların ne zaman gelecekleri, geldiklerine ne şekilde hareket etmeleri gerektiği, ne zaman nerede bulunmanın güvenli olduğu gibi konularda çalışanları yönlendirmekte kullanılacak.
4. Kapladığınız alanı yaratıcı bir şekilde yeniden tasarlayın.
Ofislerin yeniden tasarlanması kaçınılmaz transformasyonlardan biri olacak. Şirketlerin mevcut ortamlarını elden geçirmek yerine, gerçekten ne kadar alana ihtiyaç duyacakları, ve bu alanı işbirliği, üretkenlik, kültür ve çalışma deneyimini artırmak için yeniden nasıl tasarlamaları gerektiği konusunda sıkı bir çalışma yapmaları kaçınılmaz. Bu yaklaşım ofislerin lokasyonlarını da derinlemesine sorgulamayı beraberinde getirecektir.
Uluslarası danışmanlık kuruluşu PwC’nin yayınladığı öneriler biraz daha operasyonel süreçlere yönelik diyebiliriz. PwC önerilerini 5 ana başlıkta toplamış;
1. Sağlık ve güvenliği yönetmek için veriden faydalanın.
a. İşyerinde ortaya çıkabilecek rahatsızlık ve hastalıklar için bir plan hazırlayın.
b. Fazlandırılmış bir ofise dönüş programı kurgulayın.
c. İş yerine dönüş kapsamında sağlık ve güvenlik, iş sürekliliği ve yakın dönem yeni iş yapma biçimleri konusunda politikalar yayınlayın.
2. Değişimi yönetin ve çalışanlarınızı değişimle ilgili bilgilendirin.
a. Amacınıza hizmet edecek şekilde geri dönüşü olmayan kurallar yayınlayın, unutmayın çalışanlarınızın güvenliği her şeyden önce gelir.
b. Yöneticilere yeni yönetim tarzları konusunda ilham verin, onları bu yönde geliştirin.
3. Değişen taleplere yanıt verebilecek bir çalışma şekli benimseyin.
a. İşgücünüzün gerçek hayatta ihtiyaç duyabileceği senaryolar geliştirin. Çalışanlarınızı segmentlere ayırın, yerleşkelerinizi fazlandırarak açın, %35 ile %50 kapasite ile çalışma planlarınızı yapılandırın.
b. Dijital ve uzaktan çalışma yöntemlerini netleştirin, adapte edin. Teknolojinin yardımıyla iş süreçlerinizi iyileştirin.
c. Temel operasyonlarınızı iyileştirmek için düşük maliyetli alternatifleri üretin. Dış kaynak ya da yönetilen hizmetlere yönelin.
d. İşyerine döndüğünüzde eski çalışma şekillerinize adapte olmayın. Yeni stratejiler, araçlar, teknolojiler ve yeni iş birliği yollarını arayın ve kültürünüze adapte edin.
4. Çalışanlarınızın nerede ve nasıl çalışacaklarını netleştirin, yerleşkeleriniz ve kullandığınız teknolojileri gözden geçirin.
a. Dijital transformasyon süreçlerinizi hızlandırın, otomasyonu iki katına çıkarın.
b. Gayrimenkul yatırımlarınızı değerleyin. Önümüzdeki birkaç yıl kalıcı olarak sahip olmaya devam edeceklerinizi belirleyin, kalıcı uzaktan çalışma yöntemlerini adapte ettiğinizde artık ihtiyaç duymayacağınız gayrimenkullerinizi değerlendirin.
c. Yeni politika ve talimatların benimsenmesinde eğitim önemli rol oynar. Yeni yöntemler, güvenlik kuralları konularında eğitimler tasarlayın.
5. Empati düzeyi yüksek bir kültür yaratın, politikalarınız kapsayıcı olsun.
a. İş programlarınızı “Önce İnsan” yaklaşımı ile oluşturun. İnsanların mesafe ihtiyaçlarını her zaman göz önünde bulundurun.
b. Çalışanlarınızı dinleyerek ihtiyaçlarını anlamaya ve adreslemeye gayret edin.
c. Performans kriterlerinizi gözden geçirin, çalışanlarınızın üretkenlikleri önündeki engelleri anlamaya ve ortadan kaldırmaya çalışın.
d. Çalışanlarınızın sağlık ve mutluluklarına odaklanın. Yeni ve güncellenmiş çalışan well-being programları tasarlayın, çalışanlarınızın duygusal, fiziksel ve zihinsel stresi yönetmelerine yardımcı olun.
Son olarak sürece daha çok yetenek yönetimi perspektifinden yaklaşan Linkedin’in yorumlarını paylaşmak istiyorum. Linkedin 2021’de hayatımızı değiştirecek 24 büyük fikrin sahiplerine işyerlerimizin değişimi sorduğunda makale içerisinde değindiğimiz konuları benzer başlıklarında aşağıdaki yanıtları aldığını ifade ediyor;
1. Uzaktan işe alım kalıcı olarak hayatımıza girdi.
2. Farklı yetenek havuzlarına uzaktan çalışma imkanları sayesinde ulaşılabilecek.
3. Çalışanlara yönelik wellness ve eğitim planlamaları her zamankinden daha kritik bir öneme sahip olacak.
4. Uzaktan çalışma sırasında işbirliği ve güvenliğe daha fazla önem verilmesi gerekecek.
5. Pazara çıkarılacak ürün ve hizmetlerin yeniden tasarlanması için bir fırsat ortaya çıkacak.
Danışmanlık şirketleri ve bağımsız profesyonellerin yorumları bir araya gelerek değerlendirildiğinde birçok ortak noktaya değinildiğini söylemek mümkün. İster işyerine dönelim, ister kalıcı olarak evden çalışalım, çalışanların sağlıkla ilgili hassasiyetlerine saygı göstermek ve stresi yönetmelerine yardımcı olmak için gerekli araçları sağlamak, çalışma rutinleri konusunda çalışanlara seçim şansı tanımak, öğrenen, gelişen bir kültür yaratmak, sanal da olsa işbirliği ortamına olanak tanımak, teknolojiye adapte olmak, dijital transformasyon sürecini hızlandırmak 2021 ve sonrasının temel konu başlıkları olacak gibi görünüyor.
Sağlıkla kalın!